hadi sen kendi adını söyle şimdi...

27 Eylül 2011 Salı

Önemli Olan Neydi Biliyor musun?

Neyin önemli olduğunu unutuyor insan. Yeri geliyor unutkanlığından savaşmıyorsun bile. Aslında önemli olan neydi biliyor musun? Benim seni çok fazla sevmiş olmamdı. Ben vazgeçmedim savaşmaktan taa ki sen benden vazgeçene kadar. Tek önemli bir şey vardı o da aşktı. Anlaşılan o ki ufak tefek şeyler aşkımızı aştı. Artık üzülmeyi bırak düşünecek gücüm bile kalmadı. Bazı sıraları aklıma düşüp 3 5 kelimeyi bana bir araya getirtiyorsun. Aldığım nefesken , şimdi verdiğim soluk oldun. Tek fark artık iyileştirmiyorsun sadece yakıp yıkıp çıkıp gidiyorsun içimden. Ha doğru ya çıkıp gitmek sana göre savaşmakta bana göre. Asıl önemli olan birbirimizi çok sevmiş olmamizdi. Tek fark , ben kalıp savaşan sense kapıyı vurup cıkan. İşte böyle ara sıra gidip geliyor kokun burnuma sonbahardaki toprak kokusu gibi yağmur yağdında geliyor rüzgar estiğinde uçup gidiyor. Oysaki ben senle mutlu olmayi , senin hayallerine sarılıp uyumayı seçmiştim. Sen mi ? Bilmem sen beni seçmedin. Kalıp savaşmak yerine , kaçıp saklanmayı seçtin. Asıl önemli olan birbirimizi deliler gibi sevip beraber savaşmaktı. Bu savaştan bende artık vazgeçtim.

26 Eylül 2011 Pazartesi

Kalbim yorgunmuş sevdadan

Özlem bitti buluştuk seninle,teninle...
İlk buluşmamızda sarıldığım adam
Onun sıcaklığı...
Ben fazla mı seviyorum yoksa başka bir şey mi yaşıyorum?
Öpüşürken ağlıyorum...
Kalbim o kadar kırılmış ki geçmişinle
Kalbim o kadar yaralanmış ki
Dayanamayıp ağlıyorum...
Hayatına hoş geldim deyip kapıdan içeri paldır küldür giremiyorum
Çekiniyorum bazen,bazen de sarılıyorum bırakmamacasına
Seni seviyorum ama...
Seni çok seviyorum.
Bunu anlayabilir misin sevgilim?
Buna saygı duymaya devam edebilir misin?
Beni sevmeyi becerebilir misin?

22 Eylül 2011 Perşembe

Oscar'lık Oyun

tek kişilik kadronla
oscar kazanabilirmişsin aslında
evet evet o kadar güzel seviyormuş rolü yapıyordun ki karşımda
bende ne yaptım biliyor musun ?
sana inandım.
küçük bir çocuğun zombilerden korktuğu gibi
seni yorgan yaptım altına saklandım
o kadar gerçekçi olmasanda
o an gerçekmişsin gibi davrandım.

ve şimdi ne oldu biliyor musun?
o çocuk büyüdü ve o inandığı filme baktı
"Hassiktir ya bildiğin plastik kukla nasıl zombi bu"
deyip filmi direk kapattım
aşk yok artık
sevmekte yok inanmakta
artık bi başımayım hayatın tam ortasında.

20 Eylül 2011 Salı

inancımıza inançsızlığımıza

inanç bırakmadın be kadın inanç bırakmadın..
hayallerimle birlikte inancımı çöpe attın
sevdin sandım.
inandım

her gün biraz daha fazla içtim
seni ne kadar çok sevdiğimi
geceleri hayallarine sarılıp uyuduğumu
hatta adını bile unutmak için içtim
olmadı yapamadım.
yine rüzgar aynı yönden esti
hatıralar avuçlarımı gözyaşlarıyla doldurdu
masaya vurdum bardağımı şerefe dedim
unutamadıklarımıza inancımıza inançlığımıza
bizi ağlatan kahpe insanlara.

Yazık çok yazık

artık ne ağlıyorum ne arıyorum seni
ne de özlüyorum.
bilmiyorum ne alemdesin küçük dünyanda
ama artık burda işler değişti
o yağmurlar dindi fırtınalar dizginlendi
şimdi sen bana gülüyorsun ya
evet hiç bozma gülmeye devam et
ben dönüp arkamı gittiğimde
yüzündeki o acı gülümsemeyi hiç kaybetme
hiçbirşey kaybetmediğini zannetme

yazık çok yazık..

19 Eylül 2011 Pazartesi

neyden bahsederim ben

Bir adam istersin yanında;
Zamanı hafifletmek için,paylaşmak için,
Sevmek için.
Uzun yollar sonunda çıkar karşına...
Gülümsersin adama.
Adını duymak için beklersin.
Adını duymayı bekler söylersin.
Gözleri sana gel der gidersin.
Sessizlik olduğunda gözleri anlatır çektiği acıları.
Sessizlik olduğunda gözlerinle sararsın yaralarını.
Kalbini eline alırsın dokunması için uzatırsın.
Kalbine bir öpücük kondurursun.
Sahilde suya uzanmanın keyfini çıkarırsın
Gözleriyle anlaşmayı tadarsın
Sevgiyi yaratırsın
Ölüm lafta kalır işte o zaman..

İstanbul

Dertlerimi bir tek istanbul dinledi,anladı,sindirdi
Gözümden düşen her yaşı anne gibi göğsünde eritti
Beni her gittiğimde özlemle bir tek istanbul bekledi
Ne anne ne baba ne sevgili
Kimse beni içine alamadı istanbul gibi
Ben utanmadan başka isimler sayarken
Bir tek istanbul beni affetti

Geçecek

Bana yardım et nerdeysen
Fısılda kulağıma biteceğini
De ki içince geçecek
İçerim.
De ki ağla geçecek
Ağlarım.
De ki uyu,sonsuz uyu
Uyurum.
Beni kurtar bu dumandan
Bana baharı yaşat demiyorum
Beni kara kışlara terk etme
Beni soğukta dışarda it gibi titretme
De ki bana daha çok sev,geçicek
Severim ben yine
De ki bana geçecek
Yeter ki geçecek de bana
Fısılda kulağıma...

güzel kızım

güneş seni ısıtırsa gülümse...
sıcaklığın her tarafa yayılsın
kalbini kırmaya çalışırlarsa gülümse
kalpleri kırılmış olanlar seni acıtmasın
sokak köpeklerinden kaçma...
senden daha çok arkadaş arıyorlar...
tüm insanlar farklıdır bunu bil,
kimseyi diğeriyle kıyaslama...
gördüklerin görmediklerinin yanında hiç,
her gün değişiklikleri sen keşfedersen eğer...

18 Eylül 2011 Pazar

Hoşbulduk :)

Gerek yok öyle hoşgeldinizlere
Ben zaten hep buralardaydım
Ya sağında ya solunda
Ya da durmadan rahatsızlık veriridim telefonla
Şimdi ben geldim.
Acılarımla tatlılarımla

Daha demin anlaştık
Ağlamak yok bekleyeceğiz
O biri gelene kadar
Susup içeceğiz
Beraber kahkalar atıp
Beraber üzülüceğiz
Ağlayacağız
Şarkımızı dinlyeceğiz
Sevmekten hiç ümidi kesmeyeceğiz
Yine hüzünlendim...
Yine aynı şarkıyı duyunca
Yine canım rakı istedi
Yine senden ayrıldığım zamanı hatırlayınca
Yine gözlerim doldu
Yine senden ayrı kaldığımı hayal edince
Yine içim burkuldu
Yine teninin kokusunu özledim
Yine ilişkimizde erkek olan bendim

4 Eylül 2011 Pazar

Deli Oluyorum Kendime

Dün sevgilim 'Bitti' dedi ve bitirdi ilişkimizi.Sanki ilişkiyi sadece o yaşamış gibi.Ben işte kendime bu noktada deli oluyorum.Bu adamları cımbızla seçiyorum sanki.Karşıma hep zor olanı çıkarıyorum.İt gibi aşık oluyorum.Tekmeyi yeyip kedi gibi köşeme çekiliyorum.Bundan sonra yok öyle!demeyeceğim...Ne gelirse bakıcaz artık...Acıdan şiddetli şekilde zevk duyuyorum bu akşam...