hadi sen kendi adını söyle şimdi...

10 Ağustos 2010 Salı

belki okursun bir gün diye

seni unuttuğumu sandın değil mi turuncu başlıklı kız?
seni aramadığın her gün düşündüm.
öyle bi an geldi ki rahatsız etmek istemedim.
sen mutluluktan uçuyordun,kurt adamınla birlikte
bazı şeyleri üstüme alındım.
olayları büyüttüm,seni büyüttüm...
sen de normal bi insansın işte?
ben seni çok sevdim.bunu söyledim mi hatırlamıyorum...
kafam güzelken belki...
sen söyledin mi?bak bunu hiç hatırlamıyorum...
kafan güzelken belki...
çok uzun zaman yaşadık,tükettik,ağzına sıçtık zamanın...
yollarımız ayrılmadı,sadece farklı yönlere bakmayı seçtik.
artık senin baktığın yöne bakamam...
sen başka bi olaya kitlenmişken...
uğruna belki hayallerinden vazgeçmişken...
içi boş maceralara atıldık bu uğurda
yanlış kararlar verdim,kalbim kırıldı...
ahh beni bi tanısan turuncu başlıklı kız...
herkes gibi,sen gibi bencil olmayı biliyorum bende...
o yüzden hatırlatmak istiyorum;
dönebileceğin bi prutania var bi yerlerde
takılmak yerine zihnimden gitmene izin verdim...
ay ışığında aşkın ve sana mutlu süreler diliyorum şimdi.
dünyanın küçük olduğuna ve her olayın birbiriyle bağlantılı olduğuna olan inancım yüzünden;
görüşürüz,zamanın birinde
şimdilik adios amigos ;)

30 Temmuz 2010 Cuma

her şey geri gelicek

o kadar yorgunum..yine de kapatamıyorum gözlerimi,ya bi şeyi kaçırırsam?
ya pişmanlık duyarsam bu saatten sonra?
sayısız kez kapattım gözlerimi,arkamı falan döndüm.
şimdi 'yeter' diyorum.
gözlerim yanmaya başladı
:D
sigaradan...
duman işte

Cryin' nobody know, nobody knows my pain

When I see that it's risen; that fool moon again

istanbul diye diye yollara düştüm

yok arkadaş...sen bi yana dünya bi yana...ohhh ne güzel bi de sigara yaktım ayak basınca üstüne...ne güzel geldim hoşgeldim yine :)

1 Temmuz 2010 Perşembe

hiç gitmedin bi yerlere tek başına
hiç yalnız kalmadın
hiç milletin önünde resim yapmadın
hiç alışmadın ya yeni insanlara
hiç mi?
:)
hiç...ne güzel kelime lan
Ne istersen o olurum.Sen yeter ki dile sevgili kadın.Beni çileden çıkarsanız hep,sonu gelmez saçma konuşmalarınızla.Ben biramı içerken kafamı sağa sola çevirip dursam sonra boynuma ağrı girse bu yüzden...Sizi takip etme telaşı içinde geçse günlerim.Çocuklarınızı hayal etsem...Ona oyuncaklar alsam,konserlere gitsek birlikte...Çılgın kadın dese bana...Sevse beni sizin sevdiğiniz gibi...Kıyamet bile kopsa da ben gitmesem ışıklı kentten...Bu pislikten ve güzellikten şimdi ayrılmasam.Keşke geri dönebilsem.Ama bi çözüm de bulamasam yalnızlığıma...Bi kaç sene orda yaşasam sonra geri dönsem buralara...Keşke daha uzaklara gitsem,Dünya'nın bir ucuna uçsam...Ve hiç dönmesem...

16 Haziran 2010 Çarşamba

güzelliğimin sebebi ölümün yaklaşmasındanmış.
nerden bilebilirdim?
hep sustum
konuşmak zamanı değil yanlış anlamayın
ben konuşmam...
benim kadar cesur musun?
günah keçisi olsam ne olur olmasam?


hep sussam...
gidenlere sussam...
gelenlere gülümsesem...
rüyalardan ağlayarak uyansam...
kaybetmemek için her şeyi yapar mıydım?
hayır...
sadece izlerdim gidişini...
bin defa olsa bile yaşamaya her zaman varım...
hiç akıllanmadım...



give me the words
that tell me nothing
give me the words
that tell me everythings....

15 Haziran 2010 Salı

yaşamı kabulleniyorsun da densiz,ölümü ne diye anmıyorsun?

6 Haziran 2010 Pazar

Neredeysen orada kal!


öyle mi ol-muş
kim git-miş
kim hakaret et-miş
kim ter et-miş
ben çok mu üzül-müşüm
kalp mi kırıl-mış
yaşam mı bit-miş
şarkı mı bit
kulaklarım mı unut duymayı
yoksa ben mi git uzaklara
anlayamazsın unutamadıkça şimdiki zamanı
dikkat kesilirsen gider tüm büyüsü
tüm illüzyon...
acılar...
mutluluklar...

bir bardak ağzına kadar doluysa,onu boşaltmadan doldurmaya devam edemezsin..etmemelisin...etme!

29 Mayıs 2010 Cumartesi

:)

Bana her zaman deli manyak derler
Evet bazen öyle gelip giderler
İşte ben zaten bu yüzden ben
Güzel güzel güzel güzel
Başından beri hiç normal olmadım
Normallerden çok uzaktaydım
Ne dedilerse kale almadım
Devam devam devam devam
Tamam hepsine herşeye
Sen ne diyorsan tamam
Senin sorunun ne biliyor musun bence
Kasıp kasıp duruyorsun köşede
Ne kadar sürecek bu iş böyle
Olmaz olmaz olmaz olmaz
Tamam hepsine herşeye
Sen ne diyorsan tamam
Deli olalım!

Bana bakma işin içinden çıkamazsın
Boyutlarımız ayrı anlayamazsın
Bence herkes kendi gibi kalsın
Aman aman aman aman
Tamam hepsine herşeye
Sen ne diyorsan tamam
Deli olalım!

18 Mayıs 2010 Salı

aynı senle ben gibi


herkes aynı oyunun oyuncusuydu.
herkes aynı düzenin parçasıydı.
kendimle kavgam aynıydı,öncekiler gibi.
yaşananlar değişmiyordu,benim değişmediğim gibi.
kendimden gitmeme gerek yokmuş,bugün farkına vardığım gibi.
misafirlik kısa sürmüş herkesin,benim gittiğim gibi.
sabırsızmış herkes,benim olamadığım gibi.
sakin değilmişim,eskiden olduğu gibi.
vermekmiş aslolan,istemek değil,biriktirmek hiç değil.
insan verdiklerini hatırlarmış aldıklarını değil.
herkes almak için uğraşmış,hastalıkları bu yüzdenmiş.
geç kaldıysam kusuruma bakma,yetişemediysem...

ilişkiye takılmışım kalmışım
neler yıkmışım içimdeki başkalarına mecbur kalmışım
tam aynanın önünde dururmuş yıllardır o kız
o sevgi tam aynanın karşısında gülümsemiş kendisine,
sevgilim dediğine gülümsediği gibi...
sevgilisi demek ki kendisiymiş...
kelimeler boşmuş bu saatten sonra
kelimeler kalbini karartmış bu can'ın...
bu ruhu bi ara ona fazla gelmeye başlamış,intihar etmeyi istemesi bu yüzden
boşmuş bu hareketler,durup izlemesi gerekmiş kendisini
kendisiyle sevişmesi gerekmiş önce...
belki de çok sevmiş
belki de çok sinirlenmiş
belki de çok istemiş
hep sahteliklerin farkındaymış aslında
bıkmış bu rolden
oyundan çıkmamak pahasına vazgeçmiş bildiği tüm kelimelerden
tıpkı geçmişteki sen ve ben i bıraktığı gibi...
ne geçmişmiş aslolan ne gelecek...
an'mış ne hissettiğini gösteren...
an'da o yoksan ben nasıl verebilirim?
hiç konuşmadan görmeden nasıl sevebilirim?

hayal yetmezmiş ben bunu anladım...
hayal kalbimi daha sahte yaparmış
en iyisi an'ı düşünmekmiş...
önünde hangi yemek varsa onunla yetinmekmiş

1 Mayıs 2010 Cumartesi

people are strange

bu hayat sana ne getirecek söyliyim mi diva satanica =) düşündüğün ne varsa onu...farkında mıyım...

la la la la la


the doorsala yepisyeni bi güne ulaştımmmmmmmm :D:D:D:D:D:D:D yepisyeni dedim çünkü bugün yaşadığım hiç bi güne benzemicek hiç bir şekilde....hiç bir şekilde.....
lanet olsun herşeye....ağzımı aça aça gülesim var herkese....tüm dolgularımı göreceğiniz kadar..bir de hatta o kadar şeffaf olacağım ki tereddüt edeceksiniz ben orda mıyım diye.varlığımı hissedemeyeceksiniz bile bugün!bugün ben olacağım ve olmayacağım...size olmayacağım :) öptüm varsayın...ı am a backdoor man!!!!

21 Nisan 2010 Çarşamba

özür dilerim geçmiş tüm kötü anılar için


hepinizden özür dilerim ailem,dostlarım,aşklarım,arkadaşlarım...geçmişte yaptığım herşey için özür dilerim.daha doğrusu yaptığım yanlışlar için...sizi üzdüğüm için,samiyetsiz tavırlarım için,bazen size kötü davrandığım için...herkes yanlış yapar...ben fark ettim ve af diliyorum hepinizden.umarım beni affedersiniz...şimdi bu kıza ne oldu da böyle konuşmaya başladı diyeceksiniz...

şöyle anlatayım..bi gün çok ağladım.yoo dalga geçmeyin harbiden çook ağladım.düşündüm ve fark ettim...insanlardan samimiyet bekliyorum ama ben yeterince samimi miyim? acaba diye düşündüm...bulduğum cevap midemi bulandırdı biraz.samimi değildim size karşı...yani bazen istemeden samimiymiş gibi davrandım.size içimden geçenleri yalın bir şekilde ifade edemedim.açık olamadım yeteri kadar.ama sanmayın ki her şeyim yalandı...değildi tabii.en az sizin samimiyetsizliğiniz ve sizin samimiyetiniz kadar gerçekti...ben duyguları olduğu gibi yaşayan bir insanım fark etmişsinizdir yıllarca...ağlamak istediğim zaman kimse durduramaz.ya da gülmek istediğim zaman,en sessiz yerde...ben deliyim :) bilirsiniz beni...ama bazen;sizden çekindiğim için ve kendim olmayı başaramadığım zamanlarda,size karşı açık olamadım,kavga etmem gereken yerde gülümsedim.ya da gülmem gereken yerde surat yaptım...sırf egom zarar görmesin diye...ama ben sizin için bu yola gelmedim...isterseniz beni terk edebilirsiniz bu saatten sonra...ya da kendi egonuzu kırmadan şişirmeye devam edebilirsiniz...ben yeteri kadar açık davranmaya devam ederim aldırmadan...bu biraz sert gelmiş olabilir ama harbiden kötü düşünmüyorum şu anda..

beni bilirsiniz mizacıma pek dikkat etmem..kırabilirim ya da şaşırtabilirim(tamam bee yeter sayma yemekleri gelicez işte :) bildin sen onu dylan).patavatsızlıktan ziyade dikkatsiz bir mizacım var...bu da bir şeyi anlatırken ya da konuşurken ne konuştuğumun farkında olmamam..yanlış anlaşıldıysam bunu düzeltmek istiyorum.kafanızdaki prutania nasıl bilmiyorum.sadece tahmin edebilirim ve ben kesinlikle o değilim.samimiyet beklemiyorum.aslında hiç birşey beklemiyorum artık.sadece size tüm samimiyetimle söylüyorum;Sizi Affediyorum,Kendimi Affediyorum...size olmadığım gibi davrandığım için...ve siz olmadığınız gibi davrandığınız için...lütfen beni affedin...

14 Şubat 2010 Pazar

aşk...



Aşk kaç büyümden,
Aşk dön ölümden,
Aşk bir sebepten,
Gel gir dünyama.

Aşk dön ölümden,
Bir sebepten, gir dünyama.
Aşk dön ölümden,
Geç tenimden, gel gir dünyama.

Aşk vur yürekten,
Aşk yak gönülden,
Aşk geç tenimden,
Gel gir kanıma.